İnsan psikolojisinde ciddi sonuçlara neden olan doğal afetlerin başında deprem gelmektedir. Psikolojik sağlıklarını koruyabilmeleri için kişilerin gösterdikleri mücadelede, deprem öncesi ve deprem sonrasında geliştirdikleri stratejiler, tüm uzmanların önemle takip ettikleri konuların başındadır.
Bedenimizin verdiği reaksiyonlara dikkat!
Psikolojik yardımın özellikle önemli olduğu bu zor günlerde, öncelikli olarak kaygının süresine ve bedenin verdiği psikolojik reaksiyonlara dikkat edilmelidir.
“Kendimi nasıl koruyabilirim; tehlikelerle karşılaştığımda bedenimi ve çevremi nasıl savunabilirim?” düşünceleri ile hayatta kalmak adına önlem aldığımız her bir davranış; ruhsal açıdan kontrol edemediğimiz kaygıları da beraberinde getiriyor aslında. Anksiyete, yoğun olarak iş performansında dikkatin toparlanamaması, rutin görevlerimizdeki bir takım aksaklıklar; uyku ve iştah sorunlarının baş göstermesiyle de olumsuz sonuçları şiddetlendiriyor.
Mental sağlığımız için
Kaçınma ve kaygıyı arttırıcı davranışlara alternatif olarak izlenecek adımlar şu şekilde uygulanmalıdır:
- Kitlesel travmatik olaylardan etkilenerek korumakta zorlandığımız duygularımızın ortak olduğunu hissetmeye çalışarak; güçsüzlük ve zayıflık yönünde kişisel yargılamalarda bulunmamaya, olumsuz bilişsel çarpıtmalardan uzak durmaya özen gösterilmelidir.
- Doğal iyileşme sürecimizi hızlandırmaya çalışmadan anksiyetemizi tetikleyen, şiddetlendiren faktörler bir uzman yardımıyla adım adım belirlenmelidir.
- Duygu durumları kaydedilmeli ve uzmanla iletişim kurduğumuzda duygusal ifadeler paylaşılmalıdır.
- Beslenme, uyku ve dinlenme düzenlerinin yeniden sağlanmasına önem verilmelidir.
- Yaşadığımız tehdidin gerçekliğini kabul edip önlem almak ve belirsizliği en aza indirebilmek için aile içinde somut planlar yapılmalıdır.
- Hayat şartlarımızı düzene sokabilmek ve yeniden yapılandırmalarla iyileşmeyi sağlayabilmek için bu dönemde yakınlarımızla bir arada durmaya dikkat edilmelidir.
Sonuç olarak
Bu tür zorlamaların yanı sıra; evden uzaklaşma, yakınlarımızla iletişimi azaltma, iş ortamını değiştirme gibi kaygıyı azaltmak için yaptığımız her bir kaçınma davranışı başlangıçta sorunu hafifletiyor gibi olsa da tehdit olarak gördüğümüz güvensizlik ve yalnızlık şemalarımızı daha da güçlendiriyor. Bu sebeple içinde bulunduğumuz süreçte benzer kaçınma davranışları yerine güvende hissedebileceğimiz parçaları kendimizde toplamaya çalışmak ve bir uzmandan psikolojik destek almayı ihmal etmemek çok daha önemli hale geliyor.
Uzm. Psk. Sibel Kaletaş